Her gün şeytanın bile aklına gelmeyecek dolandırıcılık haberleriyle karşı karşıyayız. En eski mesleklerden kabul edilen yankesicilik ve dolandırıcılık yüz kızartıcı bir cürüm olmasının yanı sıra Erken Cumhuriyet periyodunda aslında övülen bir meziyetti.
En dikkat çeken ayrıntı ise bu bireyler ortasında neredeyse erkekler kadar bayanların da ön plana çıkması. Devrin en tanınan yankesicilerinden biri olan Fındık Fatma erkekler üzerinde kadınlığın cazibesini kullandı, dikkatlerini dağıtıp cüzdanlarını çalarak devrin en bilinen gazetelerinde ismini manşetlere yazdırdı.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tarih Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ömer Obuz o periyoda damga vuran, yankesici bayanlarla ilgili tarihin tozlu sayfalarında kalanları anlattı.
Fındık Fatma savlara nazaran balık etli, orta uzunluklu, kara gözlü, şeytan bakışlı bir bayandı. Çoklukla yaşı büyük erkekleri gözüne kestiriyor, konuşma esnasında yerine nazaran bazen muhatabı olduğu kişinin orasını burasını gıdıklıyor ve o hengamede cüzdanı aşırıyordu. 1924 yılında Fatih, Langa’da dükkanında iş gören birisini tam olarak böylesine bir prosedürle soymuştu.
Dükkan sahibi tam yerinden kalkarken Fatma, ortamın sıcaklığından bahsederek çarşafının iğnesini çözdü. Bu sırada ne olduğunu anlayamayan adam istediği kireci vermeye koyuldu. Planını uygulamaya devam eden Fatma, Toros Efendi’nin şaşkın bakışları ortasında kollarını üzerine attı. Olayın sonunda ise cüzdanı çalarak bir mazeretle oradan sıvıştı.
1920-30 yılları ortasında bu olaylar çok fazla görülüyordu
Bu üzere olayların 1920-1930 yılları ortasında çok fazla görüldüğünü söyleyen Doç. Dr. Ömer Obuz, Fındık Fatma’nın o devir evlilik vaadiyle bayanları dolandıran Eyüplü Halit’in bayan versiyonu olarak görüldüğünü söyledi.
