CHP Genel Lideri ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, “Hakça Paylaşmak İçin Toplumsal ADALET” raflardaki yerini almaya hazırlanıyor.
Tekin Yayınevi tarafından yayımlanan kitap, Kılıçdaroğlu’nun “Özgür ve Adil Bir Türkiye İçin YÜRÜYÜŞ” kitabının akabinde, ’13. Cumhurbaşkanı Adayı’ kimliğiyle yaptığı ‘ortak gelecek’ davetinin hangi fikirler üzerine inşa edildiğini anlatıyor.
Kılıçdaroğlu tarafından kaleme alınan “Hakça Paylaşmak İçin Toplumsal ADALET” yakında tüm kitabevlerinde olacak. Seçme yazı, söyleşi ve konuşmaları içeren kitap, 656 sayfadan oluşuyor.
Kitabın art kapak yazısında şu sözler yer alıyor:
“Ayağa kalkın gençler! Ayağa kalkın kadınlar! Ayağa kalkın çocuklar!
Bundan sonra hiçbir şey eskisi üzere olmayacak!
Söz veriyorum, bu ülkeye hak, hukuk, adalet kesinlikle gelecek!
Ve kelam veriyorum, bu ülke tekrar doğacak.
Söz veriyorum, Atatürk’ün vizyonunu hayata geçireceğiz.
Ve kelam veriyorum, yasama sevincimizi geri alacağız. Zira lakin biz kazanırsak Türkiye kazanır! Evvel kendinizi alkışlayın!
İktidara geliyorsunuz… İktidara geliyoruz, iktidara! Haydi alkışlayın!
Dünyanın gözünün içine bakın. Ve haykırın: Ey dünya!
Türkiye senin ucuz is gücü alanın olmayacak!
Türkiye senin mülteci kampın olmayacak!
Türkiye senin çöp depolama alanın olmayacak! Ben sana rakip olacağım! Sana rakip olmak için geliyoruz ey dünya, sana rakip olmak için! Türkiye bir yıldız üzere parlayacak!
Yeni Türkiye hayalimiz için yola çıkıyoruz!
Hayırlı, uğurlu olsun…
Haydi arkadaşlar, başlıyoruz!
Başlıyoruz! Başlıyoruz!
Büyük vakitlerin arifesinde Kemal Kılıçdaroğlu’nun kelamlarını geriye yanlışsız takip ettiğimizde 1976’dan itibaren yazmaya başladığı yazılarında, pak, özgür ve eşit bir Türkiye hayalinin capcanlı tezahürlerini görüyoruz.
Elinizdeki kitapta Kılıçdaroğlu, bugün olduğu üzere yıllar evvelki makalelerinde de ödediğimiz vergilerin nereye gittiğinden yolsuzluğa, rüşvete, maliye siyasetlerindeki çarpıklığa kadar sorguluyor, cesaretli tenkitler getiriyor.
Bugün yaşadığımız zelzele felaketiyle bu sorgulama biçiminin bir vatandaşlık vazifesi olduğu apaçık karsımızda duruyor.
Kitabın bu bilince ve orijinal, insanca yaşanır bir Türkiye davetine katkıda bulunması dileğiyle…”
