Kocaeli’nde bir kişi, kendisinin ve çocuklarının ‘üzerinizde büyü var’ denilerek dolandırıldığını ve tehdit edilerek birçok kere cinsel ilgiye girmeye zorlandığını sav etti.
İddiaya nazaran, M.O. isimli bayan (47) ile C.A. (44) arkadaş olduktan bir mühlet sonra, M.O.’nun kızı K.O. (30) ve oğlu S.B.O.’nun (21) telefonlarına özel numaralardan aramalar gelmeye başladı. Bunun üzerine C.A., M.O.’ya telefonlara muhafaza programı yükleyeceği palavrasını söyledi. M.O.’yu kandıran C.A., telefonlara müdafaa programı yerine, casus yazılım programı yükledi. C.A., M.O.’ya komiser tanıdığının olduğunu da tabir ederek, özel aramaları yapan şahsın bulunduğunu söyledi. Özel aramaların kesilmesinden sonra itimat kazanan sanık C.A., komiserin ABD’de tedavi gördüğü palavrasıyla, M.O.’dan para almaya başladı.
“ÜZERİNİZDE BÜYÜ VAR”
M.O. ile ailesine ilişkin özel bilgileri casus yazılım programı aracılığıyla öğrenen C.A., müştekileri üzerlerinde büyü olduğuna ikna ettirdi. C.A., M.O.’dan büyünün bozulması için telefondaki bir uygulama üzerinden kelamda hoca olarak tanıttığı şahıslarla mesajlaşmalarını istedi. Geçersiz hesaplar üzerinden farklı isimlerle kendini tanıtan C.A., M.O. ile K.O.’ya Messenger mesajlaşmalarında meskende yaşanan ve yaşanacak olayları söyleyerek, üzerlerinde büyü olduğuna inandırdı. Bu müddet zarfında M.O. ile K.O. C.A.’nın denetimi altına girdi. M.O.; 9 bilezik, 35 cumhuriyet altını, 11 bin TL para, çeşitli ölçüde Euro, Dolar, 2 bilezik, 1 metre zincir ve birçok ziynet eşyasını sanığa verdi.
Ayrıca K.O.’da 2 altın bilekliği, altın kolyesini ve bir ölçü parasını C.A.’ya verdi.
‘TEHDİT ETTİ’
Öte yandan sanık, kullanmış olduğu uydurma hesaplar üzerinden müştekilere, büyünün çözülmesi için kendisiyle cinsel bağa girme konusunda iletiler attı. Büyünün gerçek olduğuna inanan müştekiler sanıkla değişik vakitlerde birçok kere cinsel münasebete girdi. Bu anları kayıt alına alan sanık, cinsel birlikteliğin devamı konusunda müştekileri tehdit etti. Bunun üzerine M.O. ile kızı K.O. polis merkezine giderek şikayetçi oldu.
5 FARKLI CÜRÜMDEN DAVA AÇILDI
Hakkında “İki başka nitelikli cinsel saldırı”, “Zincirleme kamu vazifelileri ile bağından bahisle dini inanç ve hisleri aracı kılınması ve bilişim sistemleri banka yahut kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık”, “Zincirleme özel hayatın kapalılığını ihlal etmek”, “Zincirleme şantaj”, “Zincirleme bilişim sistemlerine hukuka karşıt olarak girme ve orada kalma” kabahatlerinden dava açılan sanığın yargılanmasına devam edildi. Kocaeli 7. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya mağdur M.O., K.O., şahit S.B.O. ve taraf avukatları katıldı.
“TELEFONLARIMIZA MUHAFAZA AĞI KURACAĞINI SÖYLEDİ”
Duruşmada dinlenen M.O.’nun oğlu S.B.O. (21), “Sanığı annem aracılığıyla tanıdım. Başka mağdur da kardeşim olur. O periyotlarda anneannemin hastalığı kelam konusuydu. Sanık bu periyotta komiser bir tanıdığının olduğunu, miras davasında bize yardımcı olabileceğini söyledi. Telefonlarımıza gelen özel aramalar sonrasında sanık C.A. telefonlarımızı, müdafaa ağı kuracağını söyleyerek almıştı. Bu olaydan sonra Dilara Y. isimli bir kişi bize ileti göndermeye başladı. Dilara Y., miras konusunda bize yardımcı olabileceğini, dayılarımın bizim aleyhimizde çalıştığını ileti yoluyla söylüyordu. Telefonlarımızın dinlendiğini düşünüyordum. Çünkü telefonda art planda çalışan uygulamalar mevcuttu” dedi.
‘BOŞ İMZALI KAĞITLAR ALDI’
S.B.O., “Sanık benden, annemden ve ablamdan 5 tane boş imzalı kağıt aldı. Bu kağıtlarla bizim telefonlarımızı dinleyen şahıslardan şikayetçi olacak ve savcılığa başvuracağını söyledi. O devirlerde sanık C.A.’nın annemden çok kere borç aldığını gördüm. Bu borçları geri vermedi. Ablamdan para aldığını görmedim. Sanık annemden borç para isterken, parayı vermediği takdirde benim başıma birtakım olumsuz şeyler geleceğini söylüyordu. Örneğin önümün diğerleri tarafından kesileceğini söylüyordu. Para alarak beni korumakta yardımcı olacağını açıklıyordu. Para vermezse dayımların bize ziyan vereceğini söylüyordu” diye konuştu.
BERAATİ İSTENDİ
Cumhuriyet savcısı mütalaasında, sanık C.A.’nın üzerine atılı cürümleri işlediğine dair cezalandırılmasında kesin ve inandırıcı kanıt elde edilemediğinden beraatini talep etti. Avukatların müddet talep etmesi üzerine duruşma ertelendi.
